Masal Sarayı

En güzel çocuk masalları, çocuk hikayeleri, keloğlan masalları ve daha fazlası sitemizde.

Köpüş’ün Pişmanlığı

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde çocuklarıyla mutlu mesut yaşayan Şirin adında bir kedicik varmış.  Bu kedicik, her sabah erkenden uyanır, çocuklarını sütle besler, onlarla oyunlar oynarmış.  Bazen de küçük yavrularına su ve yiyecek bulmak için onları ağaç kovuğunda bırakarak dışarıya çıkarmış. Anneleri gelene kadar ağlamasınlar diye de önlerine bulduğu bütün sütü ve suyu bırakırmış. 

Yine bir gün Şirin, yavrularına su ve mama bulabilmek için dışarıya çıkmış. Çocuklarına da anneleri gelmeden hiçbir yere gitmemelerini tembih etmiş. O gün hava yağmurlu ve soğukmuş. Buna rağmen anne kedicik, çocuklarını aç bırakmamak için çamurlu yollardan geçmiş, ıslanmayı göze almış. Zor da olsa mama bulabilmiş. Güzelce ağzıyla kavradığı mamaları ıslanmadan evlerine götürmek istiyormuş.  

Fakat anneleri küçük kedilere mama ararken kedilerin kapısına bir köpek gelmiş. Yavrular köpeği görünce korkmuşlar ve ağlamaya başlamışlar. Köpek hemen sevecen bir sesle “Çocuklar, korkmayın. Beni anneniz gönderdi. Biraz geç kalacakmış. Sizi merak etmiş. Anneniz gelene kadar ben yanınızda duracağım.” Demiş. Küçük kediler köpeğin sevecen sesini duyunca köpeğe inanmışlar. Bu köpeğin adı ise Köpüş’müş. Köpüş, ağaç kavuğuna sığabilecek kadar küçük değilmiş. İçeri girip yemek yemek istiyormuş. Hemen içerideki yavru kedilere seslenmiş. “Çocuklar, tatlı kedişler! Bakın anneniz geliyor. Haydi koşun ve sarılın. Sizi çok özlemiştir.” Diye heyecanla bağırmaya başlamış. Bunu duyan yavru kediler annelerinin sözlerini unutmuş ve kovuktan dışarı çıkıp koşmaya başlamışlar. 

Bu sırada yavruların yemeğini almak isteyen Köpüş, patisini kovuktan içeriye sokmuş. Patisiyle içerideki bütün yiyecekleri almış ve kaçmaya başlamış. Minik kediler Köpüş’ün onları kandırdığını anlamışlar ve geri dönmüşler. Geri döndüklerinde yemeklerini bulamamışlar. Annelerinin sözünü dinlemedikleri için çok pişman olmuşlar. Kokru içinde annelerini beklemeye devam etmişler. 

Kısa bir süre sonra Şirin, yorgun ve ıslanmış tüyleriyle kovuktan içeriye girmiş. Fakat çocuklarını ağlarken görünce çok şaşırmış. Onlara neden ağladıklarını sormuş. Küçük kardeş kedi çok korktuğu için sürekli ağlıyormuş. Büyük kardeş kedi hemen annesine olan biteni anlatmaya başlamış. Şirin, bu olaya çok sinirlenmiş. Çocukları onun sözünü dinlemediği için de çok üzülmüş. Şirin, Köpüş’ü tanıyormuş. Ormandaki herkesin yemeklerini ellerinden alan kötü kalpli bir köpekmiş. Şirin hemen yavrularını da yanına alarak Köpüş’ün evinin yolunu tutmuş.

Köpüş, evinde oturmuş rahatça küçük yavruların elinden aldığı yiyecekleri yiyormuş. Bunu gören Şirin hemen Köpüş’e dönmüş. “Köpüş! Bu yaptığın hiç hoş bir davranış değil. Neden yavrularımı kandırıp yiyeceklerini aldın?” diye sorunca Köpüş hemen cevap vermiş. “Çünkü çok acıkmıştım. Yağmur yağdığı için yemek bulamadım. Çocukların önündeki yemekleri görünce dayanamadım.” Demiş. Şirin hemen yumuşamış. “Çocuklarımı korkutmuşsun,

Onlar daha çok küçükler. Neden gelip benden yemeğimi seninle paylaşmamı istemedin?” deyince “Kimse benimle yemeğini paylaşmak istemiyor. Herkes benim kötü biri olduğumu düşünüyor.” Diyerek ağlamaya başlamış. Şirin Köpüş’ün ağlamasına çok üzülmüş. “Tabi ki paylaşırdım. Neden paylaşmayayım? Herkes böyle davranışlarda bulunduğun için senin kötü biri olduğunu düşünüyor.

Eğer onlara iyilik yaparsan ve yemeklerini izinsiz almazsan herkes seni sever.” Demiş. Köpüş Şirin’e dönmüş ve “Çok teşekkür ederim Şirin. Sen olmasaydın yaptığım şeyin kötü bir şey olduğunu anlamayacaktım. Ben sadece karnımı doyurmak istemiştim. Özür dilerim. Bir daha yapmayacağım.” Demiş. 

O günden sonra Köpüş bir daha hiç yalan söylememiş, küçük yavruları korkutmamış. Ormandaki herkese çok iyi davranmış. Yaptıkları için ormanda yaşayan herkesten özür dilemiş. Onlar da Köpüş’ü affetmişler. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to top