
Bir zamanlar, yemyeşil ormanın derinliklerinde, Pofuduk adında çok meraklı bir ayı yavrusu yaşardı. Pofuduk, her zaman yeni şeyler keşfetmek isterdi. Bir sabah, kokusu tatlı bir şeyin ormandan geldiğini fark etti. Hemen kuyruğunu sallayarak kokuyu takip etti.
Bir süre sonra, karşısına dev bir arı kovanı çıktı. Balın kokusu öyle güzeldi ki, Pofuduk hemen kovana doğru yaklaştı. “Hmmm, çok tatlı görünüyor! Biraz alırsam zararları ne olabilir ki?” diye düşündü. Hemen kovanın yanına gidip patisini uzattı.
Ama tam kovana dokunacağı sırada, kovandan uçan arılar Pofuduk’a doğru yaklaşmaya başladılar. “Hey, sen! Burası bizim evimiz! Buraya izinsiz giremezsin!” dediler.
Pofuduk şaşkınlıkla geri adım attı, ama sabırsızca yine kovana yöneldi. “Neden böyle söylüyorsunuz ki? Sadece biraz bal almak istiyorum!” dedi. Arılar birden daha da kızdılar ve birkaçı Pofuduk’un üzerine doğru uçup onu ısırdılar. Pofuduk çok acı çekti, ama tam o anda fark etti: “Eyvah! Ben buraya izinsiz girdim!”
Hızla geri çekildi ve bir ağacın altına oturdu. Vücudu kaşınırken, kafasında birçok düşünce dönmeye başladı. “Eğer sadece izin isteseydim, belki de hiçbir şey olmazdı!” diye düşündü.
O günden sonra Pofuduk, ormanın her köşesinde gördüğü her hayvandan izin almayı öğrendi. Artık ormandaki her canlıyla dostça geçiniyor ve kimsenin yaşam alanını ihlal etmiyordu. Balı ve diğer tatları almak için sabırlı olmayı, önce izin almayı, sonra almak istediğini öğrenmişti.
Ve bir gün, yine bir arı kovanına yaklaştığında, bu sefer güzelce arılara seslendi: “Merhaba, ben Pofuduk! biraz bal alabilir miyim?” Arılar, Pofuduk’un saygılı tavrını görünce ona gülümsediler ve “Tabii ki! Bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz!” dediler.
Pofuduk o günden sonra her zaman “İzin almanın gücü”nü hatırlayarak yaşamaya devam etti.