Bir zamanlar, sakin bir köyde, Roki adında cesur bir köpek yaşardı. Roki, her zaman neşeliydi ve köydeki çocuklar onunla oyunlar oynamaktan büyük keyif alırlardı. Fakat Roki’nin en özel yönü, onun yavrusuydu. Yavru köpeği Zeki, oldukça meraklı ve sevimli bir yavruydu. Her şey hakkında soru sorar, her şeyin ne olduğunu öğrenmek isterdi. Annesi Roki, her zaman Zeki’ye sevgiyle bakar, ona hayatın önemli derslerini öğretirdi.
Bir gün, Zeki annesine sordu: “Anne, denizde balıklar nasıl yaşar? Neden bazen balıklar bize gelirken bazen uzaklaşır?” Roki, Zeki’ye balıkların nasıl yaşadığını, denizde nasıl yüzdüklerini anlatırken, Zeki çok merak etti. “Anne, ben de balık bulup getirebilir miyim?” diye sordu. Roki gülümsedi ve “Balıkları bulmak kolay değildir, ama eğer gerçekten istersen, seni yönlendirebilirim,” dedi.
Zeki, annesinin sözlerini dinleyerek, balıkları bulmak için yola çıkmaya karar verdi. “Anne, ben denize gideceğim ve balıkları arayacağım!” dedi. Roki, yavrusunun kararlı olduğunu görünce, ona yardım etmek için hazırlıklı hale geldi. Birlikte denize doğru yürümeye başladılar.
Denize vardıklarında, Roki ve Zeki kıyıya oturdular ve dalgaların sahile vurmasını izlediler. Roki, Zeki’ye denizin sakin ama güçlü olduğunu, balıkların ise derinlerde yaşadığını anlatırken, Zeki annesinin sözlerini dikkatle dinliyordu. O anda Zeki’nin gözleri parladı. “Anne, bak! Orada bir balık var!” diye bağırdı.
Gerçekten de, denizin kenarındaki kayalıkların arasında, Zeki bir balık gördü. Fakat balık kayalıklara takılıp sıkışmıştı. Zeki, annesine dönerek, “Anne, balık sıkışmış! Yardım edelim!” dedi. Roki, yavrusunun cesaretini ve iyi kalbini gördü ve “Zeki, işte şimdi gerçek yardımlaşmanın ne olduğunu öğreniyorsun,” diyerek yanına gitti.
Roki, dikkatli bir şekilde balığı yerinden çıkararak, denize doğru yönlendirdi. Zeki, balığı annesinin yardım ettiği gibi nazikçe izledi. Birkaç dakika sonra balık, rahatça yüzerek denizin derinliklerine geri döndü.
Zeki, mutlu bir şekilde annesine döndü ve “Anne, balık gerçekten de özgür oldu! Ben de bir gün balıkları her zaman bulabilir miyim?” diye sordu. Roki, Zeki’ye gülümsedi ve “Evet, Zeki. Ama unutma, balıklar ve tüm doğa, onlara zarar vermemek, sadece onları saygı ve sevgiyle korumak gerekir. Gerçek değer, onları özgür bırakmak ve yaşatmakta gizlidir,” dedi.
Zeki, annesinin sözlerini kalbine kazıdı ve birlikte eve dönerken, her zaman balıklara, hayvanlara ve doğaya saygılı olmayı öğrendi.
Ve masal burada bitti. Zeki, balıkların ve diğer canlıların hak ettiği özgürlüğü ve sevgiyi anlamış, annesinin değerli öğretileriyle büyüyerek dünyayı daha güzel bir yer yapmak için çabalarını iki katına çıkarmıştı.