Vaktiyle, bir kral bu kralında dünyalar güzeli bir kızı varmış. Prenses güzel olmasına güzelmiş ama bir o kadar da şımarık, kibirli ve kendini beğenmiş bir kişiliğe sahipmiş. Kral bu duruma…
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, uçsuz bucaksız engin okyanusların dalgalarını köpürterek dövdüğü yüksek uçurumlarla kaplı kıyıları olan bir adada…
Ilık bir ilkbahar günü Cengiz mutfaktan gelen güzel kokularla ve babasının neşeli ıslığıyla uyandı. Ardından koridorun başından koşarak gelen kardeşi Cemre’nin “Uyandırma uçağı geliyoooooor!” sesiyle kapıya döndü ve her sabah…
Yine bir yaz tatiliydi ve Serhat yaz tatilinin ilk ayını geçirmek üzere köye, anneannesinin ve dedesinin yanına gitmişti. Orada ayrıca teyzesi ve kuzenleri de vardı. Onlarla hergün gezmeye ve oyun…
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde memleketin birinde bir avcı varmış. Her sabah erkenden ormana gider, av yaparmış. Avladığı hayvanların etini evine getirir, kürkünü ise pazarda…
Vakti zamanın birinde büyük bir diyarın padişahı vardı. Padişahın Cihanşah adında yüzü nurlu, içi sürurlu, dal gövdeli, güler yüzlü, neşeli bir oğlu vardı. Cihanşah, boş zamanlarında babasının vezirinin oğlu Ahmetşah ile buluşur,…
Ülkenin birinde Sülün Kız adlı bir kız varmış. Sülün Kız, kimseyi rahatsız etmez, kimseyi, incitmezmiş. Günün birinde, babasını kaybedince Sülün Kız’ı bir korku almış: – Ne bir dağda yağmurumuz ne de…
Bir varmış bir yokmuş. Balıklar suda, kuşlar havada, insanlar rüyalarında uçarlarmış. Rüyasında uçtuğunu görenler gördüklerine hiç şaşmaz kırk yıllık kuş gibi uçmaya devam ederlermiş. Uyanıncaya, rüya bitinceye kadar kadar da…
Balıklar kaç gündür avcılardan kaçıyordu. Müsait bir yere gidemeyip yemek yiyememişlerdi. Avcı yani balıkçılar, pes etmemeyi göze almıştı. Ama bir şeyi gözden kaçırmışlardı, onlar palyaço balıklarıydı ve ünlü anemilyum mercanına…
Bir zamanlar dağda, kızgın güneşin altında, mermer taşlarını yontmaktan bezmiş bir mermer yontucusu varmış. “Bu hayattan bıktım artık. Yontmak! Devamlı mermer yontmak… öldüm artık! Üstelik bir de bu güneş, hep…