Bir zamanlar, deniz kenarında küçük bir kasabada, Osi adında tatlı mı tatlı bir kedi yaşardı. Osi, mavi gözleriyle her zaman her şeyin en iyi şekilde olmasını ister, dünyayı keşfetmeye büyük bir merakla bakardı. Osi’nin en sevdiği şey ise, kasabalarının sakinliği ve denizin huzur verici sesiyle dolu günlerdi. Ancak bir sabah, evdeki insanlar bir şeyler hazırlıyordu, valizler açılmış, bavulların etrafı dağılmıştı. Osi bu durumu fark etti ve hemen ne olduğunu anlamak için etrafta dolanmaya başladı.
İnsanlar tatil için hazırlık yapıyordu! Gidip uzak yerlere gideceklerdi ve Osi, onların bu maceraya katılamayacağını düşündü. Ama Osi bir şey anlamıştı: “Ben de gitmeliyim! Hatta gizlice gidebilirim!”
Bavulun kapağını aralarken, insanların odadan çıktığını fark etti. Hemen fırsatını bulup, pufuduk kuyruğunu saklayarak bavula girdi. Çok dikkatliydi, çünkü kimse fark etmemeliydi. Bavulun içine yumuşak kıyafetlerin arasına yerleşti, orada oldukça rahat hissetti. Bütün kasaba uyurken, Osi macerasına başlamıştı!
Sabah, insanlar bavulu yerleştirip arabaya bindiler. Osi, bavulun içinde yavaşça uyanmaya başladı. Hızla giden araba, ona sanki rüzgar gibi sert bir şekilde dokunuyordu. Ama Osi, kimse fark etmeden tatilin keyfini çıkaracağını biliyordu. Bir süre sonra, araba durdu ve insanlar bavulu çıkardı. Osi, sevincinden pırıl pırıl gözlerle bavulun ağzından bakmaya başladı. Gerçekten tatile gitmişti!
Kumsala adım attıklarında, denizin tuzlu kokusu Osi’nin burnuna geldi. “Burası muhteşem!” diye düşündü. Hızla, kumsaldaki yumuşak kumlara sıçrayarak yürümeye başladı. Osi, suya bir patisiyle dokundu, bir kaç adım attı ve denizin serinliğiyle mutlu oldu. İnsanlar, denizin keyfini çıkarırken, Osi her bir köşe ve bucağı keşfetmeye başladı.
Fakat, tüm bu heyecanın içinde, Osi fark etmediği bir şeyi gözden kaçırmıştı: Kendi evinin sıcaklığı ve güvenliğindeki huzuru! Tüm o keşifler sırasında, birden tatile gitmenin yalnızlık ve uzaklık anlamına geldiğini hissetti. “Evet, dışarıdaki dünya harika, ama evim de her zaman benim için en değerli yer” diye düşündü.
Osi, tatilin bir kısmını macera ve keşif ile geçirdikten sonra, bavuluna geri dönüp, eve dönmek için hazıra koyuldu. İnsanlar biraz şaşkın, biraz da gülerek, Osi’nin küçük tatil macerasını fark etmişti. “Gizlice tatile gelmişsin, Osi!” dediler. Osi, yavaşça kuyruğunu sallayarak “Bazen evin dışındaki dünyayı keşfetmek de güzel, ama nihayetinde evde olmak her zaman en rahatlatıcı,” dedi.
Ve masal burada bitti. Osi, tatile gitmiş ama evin sıcaklığını, güvenini ve huzurunu her zaman en değerli yer olarak kalacak şekilde içinden hissederek, geri dönmeyi tercih etti. Tatil bittiğin de insanlarla birlikte bu kez rahat bir araba koltuğun da eve döndüler.