Adamın birisi çok güzel kaval çalarmış. Bu adam aynı zamanda balık tutar, geçimini böyle sağlarmış. Bir gün düşünmüş ve balık tutarken kaval çalmaya karar vermiş. Böylece kavalın sesini beğenen balıkları…
Bir zamanlar, uçsuz bucaksız bir ormanın derinliklerinde, her köşesi yeşillikler ve çiçeklerle süslü, kuytu köşe bir vadi vardı. Bu vadide, doğanın en küçük ama en zarif sanatçılarından biri yaşardı: Bayan…
Bir zamanlar, ormanın derinliklerinde küçük bir karınca yaşardı. Küçük karınca, her gün canla başla çalışır, yiyecek toplar ve yuvasına taşırdı. Ancak bu küçük karıncanın büyük bir hayali vardı: Küçük karınca,…
Çok da uzak olmayan zamanlardan birinde kocaman ama çok büyük binaların çokluğundan ve yüksekliğinden neredeyse gökyüzünün görünmediği bir şehir varmış. Bu şehirde yaşayan Küçük Ahmet’i ailesi bir gün şehir dışına…
Once upon a time, in a faraway land, there lived three little pigs, each one with a heart full of dreams. One day, their mother told them it was time…
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde bir keloğlan varmış. Keloğlan kel olduğu için hep kafası üşürmüş. Annesi şapka almak için pazara göndermiş Keloğlanı. Keloğlan pazara giderken yolda aksakallı bir dede görmüş….
Vakti zamanında, memleketin birinde, kendini beğenmiş, kibirli mi kibirli, bilgin bir adam varmış. “Bu dünyada benden fazla okuyan, benden fazla bilgili bir kimse yok.” diye övünüp duruyormuş. Günlerden bir gün…
Bir varmış, bir yokmuş. Allah’ın kulu mısır tanesinden çokmuş. Bir zamanlar büyük bir ülkenin yüce bir padişahı varmış. Yüceymiş yüce olmasına ama zamanla değişmiş, bambaşka bir insan oluvermiş. Bir zamanlar…
Geyiğin yapışmış dili damağına.Varmış pınarın başına.Su içmiş kana kana.Gözü takılmış sudaki yansımasına.Bakmış boynuzlarının uçlarına,ortasına, arasına.Boynuzlarının orman gibi olması,gitmiş çok hoşuna.Böyle görkemli boynuzlar,yokmuş başka bir hayvanda.Övünmüş durmuş bununla. Bacaklarını görünce ama,uğramış…
Sıcak bir yaz günüydü. Karga, çok susamıştı. Su bulmak için havalandı, evlerin, tarlaların ve ağaçların üzerinden uçtu ama su bulamadı. Uzun bir süre sonra bir çiftliğe vardı. Nihayet çiftlikteki ağaçlardan…