Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal, pireler berber iken. Ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, az gittim uz gittim. Dere tepe düz gittim. Çayır çimen geçerek, lale…
Bir zamanlar, küçük ve sevimli bir köyde yoksul bir aile yaşardı. Ailenin reisi, çalışkan bir adamdı. Günlerini tarlada çalışarak geçirir, az bir şey kazanarak ailesinin geçimini sağlamaya çalışırdı. Eşi ve…
Bir zamanlar, rengarenk çiçeklerle dolu bir krallık vardı. Bu krallığın en güzel yeri, Çiçek Prensesi‘nin bahçesiydi. Prenses, adını çiçeklerin renklerinden almıştı; etrafındaki her çiçek, onun neşesi ve sevgisiydi. Bahçesinde her…
Uzak, çok uzak şehirlerden birinin çok fakir bir köyü varmış. Bu köyün adı da fakir köymüş. Fakir köyün toprağı çorak, havası kurakmış. Bitki yetişmez, hayvan barınmazmış. Hal böyle olunca köydeki…
Once upon a time there was a man who owned splendid town and country houses, gold and silver plate, tapestries and coaches gilt all over. But the poor fellow had…
Every time a good child dies, an angel of God comes down to earth. He takes the child in his arms, spreads out his great white wings, and flies with…
Once upon a time there was a little red hen. She lived with a pig, a duck and a cat. They all lived in a pretty little house which the…
When Joan was on her own she had a secret game she liked to play. She had found a little place under the hedge where moss and leaves made a…
Far out in the ocean, where the water is as blue as the prettiest cornflower, and as clear as crystal, it is very, very deep; so deep, indeed, that no…
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, uzak diyarlarda bulunan bir ülkenin başında tombol ve şirin olan bir kral varmış. Kral’ın severek evlendiği güzeller güzeli olan kraliçesi…