Bir varmış bir yokmuş zamanın birinde anlatıla anlatıla efsaneleşmiş bir altın kelebek varmış. Bu altın kelebek bahar aylarında altın yumurtasından çıkarmış. Onun ışıltısı sayesinde tüm tomurcuk halinde olan çiçekler açar, her yer çiçeklenirmiş.
Bir gün yine altın kelebeğin zamanı yaklaşırken diyara yabancı olan bir aile altın kelebeği kaçırmak için gelmiş. Onu satıp karşılığında bir sürü altın ve para alacaklarmış. Bütün her şeyin planını yapmışlar ve geriye bir tek altın kelebeği almak kalmış.
Altın kelebek diyarın en korunaklı yerinde, ormanın kalbinde kendi kozasının içinde çıkmak için zamanını bekliyormuş. Başında da yıllardır olduğu gibi diyarın perileri varmış. Diyar perileri uzun yıllardır altın kelebeği korur, yanından hiç ayrılmazmış. Çünkü altın kelebeğin sadece insanlardan değil, hava şartlarından ve diğer hayvanlardan da korunması lazımmış.
Diyara yeni gelen yabancılar altın kelebeği kaçırmak için planlarına başlamışlar. Önce altın kelebeği koruyan perilerini etkisiz hale getirmek için ormana bir koku salmışlar ve tüm periler bayılmış, ormanın kalbinden hemen söküp almışlar altın kelebeği. Altın kelebek ne zaman ormanın kalbinden alınmış, tüm diyarda deprem etkisi başlamış. Hırsızlar hemen kaçmaya başlamışlar.
Bütün diyar halkı yer sarsıntısından dolayı hemen evlerinden çıkmışlar ve kendi aralarında konuşurlarken altın kelebeğin kaçırıldığını öğrenmişler hepsi o kadar üzülmüş ve ne yapacaklarını şaşırmış bir halde perilerin yanına gitmişler. Perilerin bir koku tarafından bayıldığını anlamışlar çünkü ormanda gerçekten çok ağır ve değişik bir koku hakimmiş.
Altın kelebeği nasıl bulacağız nasıl bulacağız diye diyar halkı dert yanarken, hırsızlara ait bir ipucu bulmuşlar. Hırsızlar Güney’den geliyorlarmış. Bu yüzden Periler ve diyar askerleri güneye doğru hızlıca yol almışlar.
Periler ve diyar halkı askerleri hırsızların peşine düşmüşken halkın kalanı evlerine dağılmışlar. Günün ilk ışıkları eşliğinde evlerine geçerlerken huzursuz birkaç saat uyumuşlar. Uyandıklarında gözlerine inanamamışlar.
Diyar sanki bahar ayına değil de kışa girecekmiş gibi. Bütün ağaçlar çiçeklerini, yapraklarını dökmüş, kuruyanlar bile olmuş. Altın Kelebeğin gittiğini hisseden orman ve tüm bitkiler mutsuzmuş. Diyar halkı askerler ve perilerin yolunu gözlemekten başka bir şey yapamıyorlarmış.
Bakalım, periler ve askerler hırsızları bulabilecek mi masal arkadaşım.
KISA MASALLAR MASAL SARAYINDA.