Ormanın içinde eski küçük bir evde kocası ile yaşayan bir kadın varmış. Çocukları yokmuş ve çok yalnızlık çekiyorlarmış. Yaşlı kadın zencefilli kurabiye yaparken adam şekilleri vermiş. Kocasına da ‘kocacığım bugün…
Köylerden birinde tatlı ve sevimli bir çoban varmış ve bu çoban her sabah koyunları otlatmak için götürürmüş. Günlerden bir gün yine koyunları götüren çobanın canı sıkılmış ve can sıkıntısını gidermek…
Güneşli bir yaz gününde, yumurtlamak için uygun bir yer arayan anne ördek gölün kenarında bir ağaç altı bulmuş. Beş tane yumurta yumurtlayan anne ördek yumurtaların birinin diğerlerinden farklı olduğunu görmüş….
Bir zamanlar ormanın birinde korkunç bir kuraklık başlamış. Yaz gelip geçtiği halde tek bir damla bile yağmur yağmamış. Susuzluk hayvanların canına tak edince bu duruma bir çare bulmak için toplanmışlar….
Ormanda bir koşu yarışı vardı. Ormanda, akıllıca bir de kaplumbağa vardı. Tavşanın aksine, kaplumbağa son derece yavaştı. Aslında, ormandaki en yavaş hayvanlardan biriydi. Tavşanı izlemeye devam etti ve tavşanın başarısının…
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellallığı pireler berber iken, ben anamın beşiği de tandır mıngır sallanır iken, buradan çok uzaklarda bir yerlerde bir saray…
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde develer tellalken, pireler berberken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallarken; ülkenin birinde bir köy varmış. Halkı mutluluk içinde yaşarmış. Günlerden…
Kuzunun biri su içiyormuş, tertemiz pırıl pırıl bir dereden. Aç bir kurt yaklaşmış yanına, lezzetli bir av istemiş canı, bu çok açıkmış. Vay vay vay demiş, sinirle ve öfkeyle. “Sen…
Bir zamanlar, üç oğlu olan bir değirmenci varmış. Değirmenci ölünce büyük oğluna değirmen, ortanca oğluna eşek, küçük oğluna da kedi miras kalmış. Küçük oğlu bu duruma çok üzülmüş. “Kedi ne…
Bir zamanlar yoksul ve dul bir kadın varmış. Oğlu çok tembel bir delikanlı olduğu için paraları yok denecek kadar azmış. Bir gün o kadar zor bir duruma düşmüşler ki, kadıncağız…