Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde kalabalık ve düzenli bir şehirde yaşayan bir kedi varmış. Bu kedinin ismi Kahve’ymiş. Kahve sürekli evde durmayı sevmez, arada dolaşmak…
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde sürekli hayal kuran hayal gücü çok yüksek, tatlı, akıllı bir çocuk varmış. Ali. Ali sürekli uzaydaki hayatı, oradaki canlıları merak…
Mars’tan mutlu ayrılmış Pati ve Domuzcuk ikilisi bu sefer rotalarını Neptün’e çevirmişler. Güneşe en uzak gezegen olan Neptün’ü ve onun en büyük uydusu olan Triton’u görmek için yola çıkmışlar. Neptün mavi bir gezegenmiş…
Bir varmış bir yokmuş, daha soğukların gelmediği Ankara’da okullar yeni açılmış. Okulun ilk haftası okul müdürü meslek seçimi günü yapmak istemiş. Birtakım mesleklerden çalışanlar gelecek ve öğrencilerin sorularını yanıtlayacakmış. Bu…
Kızkulesi Adası, o dönemde Kubadabad Saltanat Kentinin haremliği olarak bilinirdi. Ada da etrafı büyük sularla çevrili bir tane kale ve tam orta yerinde yüksekçe bir tane kule bulunmaktaymış. Bu kalede…
Ormanda bir ayıya boğa yılanı musallat olmuştu. Beline sarılmış sıkıştırıyordu. Ayı can havliyle bağırıyor, yardım istiyor, çırpınıyordu. Bu sırada oradan geçmekte olan bir adam bağırtıyı duyarak geldi; kılıcını çekerek yılanı…
Eski zamanlarda bir padişah varmış. Yetmiş yaşına giren kişileri, işe yaramıyorlar diye öldürtürmüş. Bir delikanlının yetmiş yaşında bir babası varmış. Bu delikanlı babasını öldürtmek istemediğinden uzun müddet saklamış onu. Delikanlı…
Bir varmış, bir yokmuş, bir büyük kasabada bir bey yaşıyormuş. Bu beyin adı Mehmet imiş. Mehmet beyin güzel bir kızı varmış. Bütün zengin aileler Mehmet beyin kızına dünür saklıyorlarmış, fakat…
Bu saatleri çok seviyorum. Ocakta pişen yemeğin mis kokusu her yanı kapladı. Şimdi çocuk olmak vardı, diyorum. Mutfaktakiler bana gülüyor. Sofra hazırlıkları son sürat devam ediyor. Şakır şukur, takır tukur……
Mehmet, kitaplarını taşımaktan yorulan kardeşlerine yardım ediyordu. Aslında Mehmetlerin köyünde okula gidilirken çok kitap götürmezdi çocuklar. Sadece kalem ve defterlerini yanlarında taşırlar, kitaplarını okulda okurlardı. Evde de okuyacak kitapları olurdu…