Bir zamanlar dağda, kızgın güneşin altında, mermer taşlarını yontmaktan bezmiş bir mermer yontucusu varmış. “Bu hayattan bıktım artık. Yontmak! Devamlı mermer yontmak… öldüm artık! Üstelik bir de bu güneş, hep…
Bir varmış bir yokmuş evrel zaman içinde kalbur saman içinde Duru diye huysuz mu huysuz geveze mi geveze kıskanç mı kıskanç saymak bitmeyen kötü özellikleri vamış evlerden bir gün Duru’nun…
Sebze tarlasında yaşayan bir sürü sebze vardı. Bu sebzeleri tarladan toplayıp satarlardı. Bu zamana kadar birbirinden ayrılmayan on dört tane sebze vardı. Bu on dört sebzenin yedi tanesi yaşlanmışlardı. Bir…
Bir zamanlar, yavrularıyla beraber mutlu bir hayat süren bir tarla kuşu varmış. Yumurtalarından yeni çıkardığı yavrularına uçma dersleri veriyor, onları en güzel şekilde yetiştirmeye çalışıyormuş. Bir zaman sonra, tarlada ki…
Ben bir apartmanda yaşıyorum. Yaşadığım yeri pek sevmesem de oraya alıştım. Evimiz apartmanın en üst katındadır. Oturma odasından bahçemiz görünür. Görünür ya görünüşü de pek hoş değildir. Çünlü her yerinde…
Bir gün Nasrettin Hoca, karısına,– Bak Hatun, size vasiyetimdir. Öldüğüm zaman beni baş aşağı gömün!Tam mı, der. Karısı şaşırır.– Bu ne biçim vasiyet Hoca?Niye baş aşağı gömülmek istiyorsun, diye sorar.Hoca kendisinden emin bir…
Bir gün Hoca’ya bir komşusu sorar.– Hoca’m, sen kaç yaşındasın?Hoca ak sakallarını sıvazlar.– Kırk yaşındayım.Komşusu hemen itiraz eder.– Nasıl olur Hoca’m?On yıl önce de aynı şeyi söylemiştiniz, deyince Hoca gülümser.– Bak…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, çocuklar, herkesin Tonton Nine diye tanıdığı bembeyaz saçlı, buruş buruş yüzlü, tatlı sözlü bir ninecik varmış. Bu nineciğin çocukları, torunları olmadığı için küçücük evinde…
Fareler, yıllar yılı kedinin devamlı korkusu altında yaşamaktan bıkmışlardı. Bir kurultay topladılar, kediye karşı alınması gerekli tedbirleri görüştüler, müzakere ettiler. Çok heyecanlı geçen bu kurultayda birçok plan sunuldu ve hepsi de reddedildi….
Atmaca gözünü bir sürü güvercine dikmişti. Ama ne zaman üzerlerine doğru süzülse, güvercinler kaçmışlardı. Kendi gölgesinin kendisini ele verdiğini sanarak, bulutlu bir günü bekledi; ne var ki, yine bir tek güvercin dahi yakalayamadı. Günlerdir ağzına…