Bir varmış, bir yokmuş. Tanrının kulu çokmuş. Çok demesi, çok yemesi günahmış. Vaktin birinde bir ananın bir kel oğlu varmış. Günlerden bir gün bu Keloğlan, anasına: – Ana, gel şu…
Bir zamanlar, yemyeşil ormanların ve akarsuların arasında yer alan küçük bir köy vardı. Bu köyde herkes mutluydu, fakat köyün en dikkat çeken özelliği, geceleri parlayan yıldızlarıydı. Her yıl yaz aylarında,…
Meraklı bir adam Hz. Süleyman’dan hayvanların dilini öğrenmek istedi. Süleyman Peygamber bunun sakıncalarını anlattıysa da adam ısrar etti. Nihayet horozla köpeğin neler konuştuğunu anlayacak duruma geldi. Birgün evin hanımı büyükçebir…
Once upon a time there was a man who owned splendid town and country houses, gold and silver plate, tapestries and coaches gilt all over. But the poor fellow had…
When Joan was on her own she had a secret game she liked to play. She had found a little place under the hedge where moss and leaves made a…
Evvel zaman içinde güzel bir kasabada balıkçılık yaparak geçimini sağlayan bir adam karısı ve üç çocuğu ile birlikte tahtadan yapılmış olan kulübede yoksulluk içerisinde bir yaşam sürerlerdi. Balıkçı her gün…
Bir zamanlar gürültücü bir çocuk varmış. Bu çocuk öyle gürültücüymüş ki etrafındaki hiç kimse onu sevmezmiş. Özellikle de yürürken çok fazla ses çıkarırmış. O sokağa çıktığı zaman herkes evine koşar,…
Köyde yaşayan zengin bir asilzade, köye bir tiyatro yaptırır. Tüm sanatçılara duyuru salan asilzade, unutulmaz bir gösteri sergileyene çok büyük bir ödül verileceğini söyler. Ülkenin her yanından sanatçılar, köye akın…
Başımı, ninemin dizine koyardım… Ninem, çocukların gözüne uykuyu, yıldızlı bir gece gibi dolduran masalları bilirdi. Masallar birbirine benzerdi…Az gidip, uz gidip, dere tepe düz gidip, arkaya bakılınca bir arpa boyu…
Şapka hükümeti matruşkaları bir tehdit olarak görmüş ve onları yok etmeye karar vermişti. Bir ekip şapka hükümetiyle konuşmaya karar vermişken kalanlar da doğum ağacının orada beklemeye karar vermişlerdi. Doğum ağacı…