Ülkenin en büyük ve en kalabalık şehrinde insanlar sürekli bir yere yetişme telaşı içinde yaşar dururlarmış. Yollar, caddeler, sokaklar hep kalabalıkmış. İnsanlar sürekli bir yerlere gidip geliyormuş. Bu şehirde de her şehirde olduğu gibi bir sürü sarı taksi varmış. Ama bir sarı taksi varmış ki bütün sarı taksilerin en özeli, en güzeli, en bakımlısı ve müşterisiyle en çok ilgilenen bir taksi varmış. Bu sarı taksinin şoförü Necdet Abi taksisine binenlere misafir gözüyle bakıyormuş.
Mesela arabasına kim binerse binsin her zaman kolonya ikram ederek karşılarmış.
– “Hoş geldiniz” deyip misafirlerine hemen kolonya ikram edermiş. Susamış misafirleri için su, misafirlerinin saçını başını düzeltmeleri için koltukların arkasına ayna, tarak ve saç fırçası koyarmış Necdet Abi. Misafirlerinin ağzı tatlansın diye rengarenk şekerler ve naneli şekerler her daim arabasında bulunurmuş.
Taksisine minik misafirler binerse diye onlar için renkli gözlükler, oyuncaklar varmış. Ha bir deeee misafirleri yolculukları boyunca bir şey okumak isterlerse diye her gün gazete alır taksisine koyarmış. Necdet Abi herkes tarafından sevilen ve saygı duyulan bir taksici haline gelmiş. Necdet Abi ile yolculuk yapmak bir ayrıcalıkmış.
O koca şehirde kalabalıklar içinde bile Necdet Abi küçük bir üne sahip olmuş. Taksisine binenler onunla fotoğraf ve videolar çektiriyor, sohbet ediyorlarmış. Necdet Abi’nin çocukları başka şehirlerde yaşıyor ve hayat arkadaşı eşi de yıllar önce hayata gözlerini yummuş. Necdet Abi’nin bu koca şehirde arkadaşları, dostu ve ailesi sarı taksisine binen misafirleri bir de diğer şoför arkadaşlarıymış.
Bir gün Necdet Abi büyük bir rahatsızlık geçirmiş ve diğer şoför arkadaşları onu hastaneye yatırmış. Doktoru Necdet Abi’nin bir süre hastanede yatması gerektiğini söylemiş. Odadaki diğer hastaların her gün ziyaretine ailesi, arkadaşları geliyormuş Necdet Abi’nin ise şoför arkadaşları her gün uğraşamıyormuş.
Bir sabah Necdet Abi kahvaltı ederken odaya bir sürü insan gelmiş bir bakmış ki gelenler onun taksisine binen misafirleri.
– Necdet Abi çok geçmiş olsun, biz duraktan öğrendik senin durumunu, nasılsın?
– İyiyim iyiyim, sizi gördüm daha iyi oldum. İyi ki geldiniz!” demiş Necdet Abi.
Necdet Abi hastanede 3 hafta yatmış ama o 3 hafta o kadar çabuk geçmiş ki onun için. Gelen misafirleri onu hiç yalnız bırakmamış, ona her gün gazete alıyorlar, hoş geliniz kolonyası ikram ediyorlar ve gelen minik misafirleri de ona rengarenk çiçek veriyorlarmış.
Necdet Abi bu koca şehirde de bir ailesi olduğunu o hastane günleri boyunca bir kez daha anlamış. Sağlığına kavuştuktan sonra sarı taksisine ve misafirlerine kavuşmuş ve daha mutlu bir şekilde onları taksisinde ağırlamış.
ÇOCUK MASALLARI MASAL SARAYINDA..